Kaynak : Kültür Bakanlığı, Tatar Halk Edebiyatı, Türkiye Dışındaki Türk Edebiyatları Antolojisi
Bilindiği üzere, eski tarihçiler ve Skiflere daha yakın yıllarda yaşamış âlimler Skif-Sarmatları çoğunlukla Türklere benzetirler, aynı tarihçiler İranlıları iyi tanısalar da, İran dillerini Skif-Sarmatlara benzetmezler. Bu, Skif-Sarmat'ın İran dilli olmadığını, daha çok Türk dilli olduğunu söyleyen güvenilir bir delildir. Skif-İran teorisi taraftarları bu delile itibar etmemeye çalışırlar, eskiler Skifleri Türkler ile yanlışlıkla karıştırmışlardır diye işin içinden çıkmaya çalışırlar.
Biz, şimdi, Skif kabilelerin Türklüğü şüphe doğurmayan kabileleri ile kıyaslanması üzerinde duralım.
Filostorgiy (IV. asır) Hunlara eski bir Skif kabilesi olan Nevrel ile aynıdırlar, der (Latışev V.V. 1900, t.l,vıp. 3.741).
Feofan Vizanteyts (V. asır) Hurdan doğrudan doğruya Skifler olarak görür (Feofan Vizantiyets, 1884, 81). Aynı tarihçi Türklere önce Massagitlerdirler, der: "Tanaid'in doğusunda Türkler yaşar, eskiden onları Massagit diye adlandırmışlar. İranlılar onları Kermihion diye isimlendirirler" (Vizantiyskiye istoriki, 1861, 492). Feofan bir Skif kabilesi olan Massagitleri bilmiş de İran'ı bilmemiş, bunun için Massagitleri îran ile değil, Türk ile "karıştırmış" derdin, az önceki parçadan da apaçık görünür ki, o İran'ı da iyi tanımıştır.
V. asrın II. Yarısında Tosim Hunları hükümdar Skifler olmalı, diye bildirir (Latışev V.V. 1890. Tl.f.3.800). VI. asırda Minanda Vizantiyets şöyle yazar: "Eskiden Sak diye adlandırılan Türkler Yustin'e barış elçisi gönderilir" (Vizontiyskiye İstoriki, 1861, 376) ve dil hakkında mahsus haber verir: "Skif dili Varvar Türk dilidir" der (age. 376). Türklerin Skif olduğunu o birkaç yerde tekrarlar (aynı eser, 417).
IV. asırda yaşamış Prokopiy Kesariyskiy Skiflerin Amozon kadınlarına Hunlar ve Sabirler ile aynıdır, der (Pr. Kesasiyskiy, 1950, 381). Aynı müellif Skiflere kadar yaşayan Kimmirleri de TürkHunlar, Bulgar kabileleri ile JUtrigurlar ve Kutrigurlar ile kıyaslar. Bir yerde o şöyle yazar: "Bu 'sazlık' Kara Deniz ile birleşir. Orada yaşayan halklar önce Kimmerler'dir, bugün ise Utrigurlar diye adlandırılır" (aynı eser, 384-385). Feofilkat Simokatta (VII. asır) doğu, Skifleri şimdi Hazar diye isimlendirirler, şeklinde yazar (Çiçurov, İ.S., 1980, 68).
Eskiden gelen bu görüşler, yani Avrasya'da halkın değişmemesi, belki onların kavim adlarının değişmesi hakkmdaki fikirler Rus yazmalarında da bilinir. Mesela, "Povest vremennıh let" (XII. asır) eserinde Skifler, Hogarlar, Bulgarlar, tek bir halk olarak kabul edilirler. "Slavlar, Tuna boyunda yaşarken, onların yanına Skiflerden, yani Hazarlardan, Bulgarlar gelip yerleşti" (Povest vremennıh let, gl. "Pritça ob obrah").
Yukarıda söylendiği gibi, ilk Rus tarih âlimleri, örneğin A. Lizlov, V.N. Tatişçev Skif-Sarmatları Türk olarak sayarlar. Böyle bir görüş ilk Batı tarihçilerinde de var. Örneğin, XIX. asırdaki İngiliz tarihçisi V.Mitford kendisinin "Grek Tarihi" adındaki eserinde Grekler Skif diye bilinen halkları şimdi Tatarlar diye adlandırırlar, şeklinde bir fikir söyler (Mitford V. 1838,419). Malumdur ki, Mitford, Tatar sözünü bu çağdaki geniş manasında kullanır.
XIX. asır ortasında Rus tarih ve coğrafya ilminde Skifleri Türkler diye anlamak âdet olmuştur. R. Latama 1854 senesinde Rus Coğrafya Cemiyyeti Bülteni'nde şöyle yazar: Skiflerin Türk olması ispata muhtaç değildir" (Latama R., 1854,45).
Böylece, daha halisane Skif-Türk teorisi de oluşturulur fakat buna da doğru denemez, bu da Skif-İran teorisi gibi sınırı aşar. Çünkü Skif-Sarmat yerleri denen sahada bugün kimler yaşar, önceleri de asıl sahada bunlar yaşamış: Slavlar da, FinUgorlar da, Moğollar da sonraları uzaydan gelmemişler, eskiden beri burda yaşamışlar. Fakat Skif, Sarmatlar arasında Türkler pek çok sahalara yayılmış, çok kabileli halklar olmuşlardır. Ancak bunlar arasında İranlıların olması temelde şüphe doğurur. Skif-İran teorisi taraftarları Skiflerin arasında İranlıları (Osetinleri) bulmak için çok uğraşırlar; ne kadar tahriflere, korkutmalara, hor görmelere gitmezler ki. Ancak, maalesef eski tarihçiler, İranlıları ve Skifleri iyi bildiklerine göre, onları yanlışlıkla "karıştırmamışlar", Skif ile Türkü bilerek karıştırmışlardır.