top of page

TARİH 1 - 1932 -Mf. V. - TTT 

IV - ANAYURTTA EN ESKİ DEVLETLER

A. ASYADA HUN TÜRK İMPARATORLUĞU

Türkler milattan çok zaman evelki devirlerde Ortaasyadan ayrılarak muhtelif kıt’alarda devletler kurdukları gibi bunlardan ana vatanda kalmış olanları da bu sahada muhtelif zamanlarda, muhtelif isimlerle devletler kurmuşlardır. Bunların tarihçe malum olan en eskisi, Asya Hun İmparatorluğudur (1).

 

(1)    Çinliler, bu devlete Hyıngnu derlerdi. Bu, Çinliler tarafından tahrif edilmiş bir kelimedir. Asıl telaffuzu henüz malum olmamıştır. Bu imğaratorluğu teşkil eden Türklerden, Avrupaya geçenler Hun diye şöhret buldular. Bu Türk İmparatorluğunu umumiyetle diğer Türk devletlerinden ayırt etmek için, biz de imparatorluğun isminde Hun tabirini kullanıyoruz.

 

HUDUT

Bu devlet, bidayette, Çinin şimalinde Çin Seddinden Orhon ırmağı ve Tanu-Ola dağlarına kadar olan sahaya sahipti. Daha soraları, Mançurya hududundan Aral Gölüne kadar uzanan geniş kıt’alarda hükümran oldu. Nüfusuzunun İtil (Volga) havzasına kadar uzandığı zamanlar da olmuştur. (Harita 3)

 

KURULMA ve YIKILMA DEVİRLERİ (M.E. 1230 – M. S. 93)

Bu devlet, milattan pek çok zaman evel teessüs etmiştir; tarihi hemen Çin Devleti tarihi ile başlar.

Milattan evel XIII. Asra ait Çin vesikaları bunu teyit etmektedir. Ancak tarihi malumat, M. E. III. Üncü asırda vuzuh kespediyor. İnkırazı, M.S.I.asır sonundadır.

 

DEVLETİN MAHİYETİ

Bu büyük Türk Devleti, muhtelif Türk hanlıklarının, sitelerinin ve kabilelerinin bir reisin idaresi altında birleşmesinden vücuda gelmiş bir imparatorluktu.

 

Mühim işlerde, bilhassa harp ve sulh işlerinde devlet reisinin emri kat’i olmamakla beraber imparatorluğu teşkil eden unsurlar dahili serbest idiler.

 

Devlet reisleri Tanrıkut unvanını taşırdı; Tanrıkut, gök kudretli demektir (1).

 

(1)    Eski Türkçede Tanrı, Tengri telaffuz olunurdu. Çinliler bu unvanı kendi lisanlarına göre tahrif ederek Tanyu şekline sokmuşlardır. Bu kelime Fransızca tarihlerde ve bu lisandan tercüme edilen bazı Türkçe tarihlerde Tanju şekline girmiştir.

 

METE ( Mote)

 

Bu müttehidenin en meşhur reisi Teoman namındaki imparatorun oğlu Mete dir (M.E. 209 – 174).


Tanrıkut Mete, şarkta Siyen-pi leri Türk yurtlarından Kingan dağları şarkına çekilmeğe mecbur etti; imparatorluk bayrağı altına girmek istemiyen Yueçiler  i de Kansudan garba doğru muhacerete icbar etti.
 

Mete, İli nehri boylarındaki Vusun Krallığını da mağlup ederek imparatorluğuna ilhak etti. Bundan başka Yarkent, Hotan, Kuça, Karaşar, Turfan ve Kaşgar gibi Türk şehirleri de Hun hakimiyetini tanıdılar.
 

Metenin bu şanlı zaferleri neticesinde Kingan dağlarından İtil ırmağına kadar uzanan geniş sahadaki bütün Türkler bir bayrak altında toplandılar. 26 kadar krallık imparatorluğa iltihak eyledi.

 

ÇİN SEFERİ

Hunlar, ilk zamanlardan itibaren Çini tehdide başlamışlardı. Bu akınlara karşı muhtelif Çin İmparatorları Çinin şimali hududunun muhtelif noktalarında kaleler ve duvarlar yaparak müdafaaya çalıştılar. Meşhur Çin Seddi bu duvarların birleşmesi ve tamamlanması ile vücuda geldi.

 

Çinde Han sülalesi devrinde Mete, Çine harp ilan etti. İmparatorun kumanda ettiği Çin ordularını bir meydan muharebesinde mağlup etti. Çin imparatorunu, iltica ettiği bir kalede muhasara eyledi.

Çin İmparatoru esaretten ve Çin ordusu kat’i bir imhadan ancak her yol muayye miktar vergi vermek şartile kurutlabildi (M.E. 199). Bu suretle Çin İmparatorluğu Hunların tabiiyetine girmiş bulunuyordu.

 

İMPARATORLUĞUN BÖLÜNMESİ

 

Büyük Hun İmparatorluğu, Çinin şimal ve şimaligarbisinde Çin için müthiş bir tehlike idi. Çinliler, bu Türk Devletini behemal yıkmak istiyordu. Bunun için birçok entrikalarla müttehide içinde nifak ve niza çıkardılar. Muhtelif Türk hanlıklarını, beyliklerini biribirlerile muharebe ettirerek bu Türk Devletini zayıflattılar.
 

Hun prensleri arasında zuhür eden ihtiras mücadeleleri, nihayet Hun İmparatorluğunun, ikiye ayrılmasını mucip oldu.

 

Hun İmparatorluğu, Şimali ve Cenubi Hunlar namlarile ikiye ayrıldı. Gobi çölünün şimalinde bulunanlar Şimali Hun Devleti,  cenubunda ve Şansi, Şensi mıntıkalarında kalanlar da Cenubi Hun Devleti ismini aldılar (M.S. 48). Cenubi Hunlar Çinin himayesine sığınmaya mecbur oldular.

 

İMPARATORLUĞUN YIKILMASI VE HUNLARIN PARÇALANMASI

 

Çinliler, evvela Cenubi Hunların ve Siyenpilerin yardımile şimal devletini yıktılar (M.S. 93). Siyenpiler Şimal Hunlarının memleketlerini zaptederek Altay vadilerinden birine yerleştiler. İşte Asya Hun Türk İmparatorluğu bu suretle nihayet buldu. Bu imparatorluk 13 asır kadar payidar olmuştur; bu inhizamdan sora Şimali Hunlardan bir kısmı, yurtlarını istila eden Siyen-pilerin hakimiyetini tanımıya mecbur olmuş, diğer bir kısmı Cenubi Hunlara iltihak etmiş, kalan büyük kısmı da garba doğru çekilerek Ural dağlarile Hazar Denizi arasındaki sahada yerleşmiş ve tekrar kuvvetlenmişlerdir.

 

Cenubi Hun Devleti, Şimali Hun Devletinin inkırazından sora Çinin himayesinde olarak M.S. III. Asır bidayetlerine kadar yaşamıştır (216). Fakat Şimali Moğolistanda Siyenpiler hakim olduktan sora dahi bu devlet içinde Hunlar ahalinin mühim bir unsurunu teşkil ediyorlardı. Bu tarihten sora bilahare Vey sülalesi ismini alacak olan sülalenin müessesinin babası tarafından Cenubi Hunların hükümdarı tevkif edildi ve bu suretle Cenubi Hun Devletine nihayet verilmiş oldu.

 

Bu ihtilalden sora Cenubi Hunlardan bir kısmı Çinin Kansu, Şensi, Şansi ve Şueçu eyaletlerinde yerleşmişlerdir.

 

İşte bu Türklerdir ki, daha sora Çinde bir devlet kurmuşlardır.

 

HUN MEDENİYETİ TEŞKİLATI

 

Hunların Asya medeniyeti o devir için yüksek medeniyet sayılır. Hunlar, büyük ve mıntazam bir devlet tesis etmişlerdi. Bütün ülkede asayiş ve inzıbat hüküm sürüyordu. Hunların mükemmel kanunları, mahkeme ve hapishaneleri vardı. Devlet muhtelif büyüklükte idari sahalara bölünmüştü.

 

Hunların türlü mahiyette umumi halk içtimaları olurdu. Hn Devleti kuvvetli bir askeri teşkilata malikti; 300 – 400 bin kişilik ordular kullanırdı. Bütün Hun halkı askeri inzıbata tabi idi. Her Türk bir asker idi. Bir taraftan da her Türk bir arazi parçasına malikti. Hunlarda madencilik san’ati ve ticaret dahi ileri idi.

 

Çinliler Hun medeniyetinden çok istifade etmişlerdir. Çinde ilk yapılan takvim, en eski Türk takvimlerinden başka bir şey değildi. Hun Devletinde, memleket askeri teşkilata göre Orta, Sol (Şark), Sağ (Garp)  diye üçe ayrılırdı. Orta kısım, bizzat devlet reisi, Sol veliaht, Sağ hanedana mensup bir prens tarafından idare olunurdu. Şark, Güneşin doğduğu taraf olduğundan mukaddes sayılırdı.

 

Tanrıkut kendini Çin imparatorlarından daha yüksek tutardı.

 

B.      ÇİNDE HUNLARIN HAKİMİYETİ

 

Çinliler Cenubi Hun devletinin inkırazından sora Hunlardan mühim bir kısmını Çin Seddi içerisinde bilhassa Şansi eyalatinde yerleştirmişlerdi.

 

Çinin askeri kuvveti zayıflatılınca Hunlar Şansi, Şensi, Peçili ve Honan eyaletlerinde biribiri ardınca bütün Çine nafiz devletler kurdular (304 * 431). Bütün bu devletleri, Topa Türkleri hakimiyetleri altına aldılar.

 

C.      TOPA TÜRK DEVLETİ

 

Topalar Hun Devleti devrinde hunların şimaligarbisinde, Kadırgan (Kingan) dağlarının şimal kısmında yaşıyorlardı (Harita 4). Hun devletinin sükutundan sora Topalar yavaş yavaş cenuba doğru yürüyerek evela Moğoleline soraları daha aşağı inerek Çin seddinin cenubunda Şanside yerleştiler (270). Topalar evela bu havalide bir beylik tesis ettiler. Burada bu sülale gittikçe kuvvetlendi. Topa hanlarından Kuey 386 da sülalesine Vey sülalesi ismini verdi ve 396 da kendisini Çin İmparatoru ilan etti ve Çin tahtına oturdu. Ayni sebeplerle Peçili vilayetinde hükümet süren Yen Devletini mağlup ederek bu sahayı da Topa Devletine ilhak etti. Kueyin halefleri, Logan Honan ve Şansi vilayetlerini de ilhak ettiler. Bundan sora bütün şimali Çin Vey (Topa) sülalesine tabi oldu. Beşinci asır ortalarında Veyler, Çin Türkelinde Turfan, Karaşar, Kuça, Kaşgar krallıklarını da inkıyat altına aldılar (448).

 

Beşinci asırda Şimali Çinde parlak bir medeniyet devri açılması bu Türk sülalesi sayesinde olmuştur. Bu devirde Çinde siyasi, iktisadi, mimari ve askeri ve sair sahalarda büyük inkişaf görüldü (Res 19 – 29).

 

 

Altıncı asır ortalarında (Gök Türk Devleti teessüs etmeden önce) Topa Devleti Şimali Çinde en kudretli devlet idi. Hunlar ve İran Devletlerile siyasi münasebetlerde bulunuyordu. 534 te Vey (Topa) Devleti garbi ve şarki isimlerile iki kısma ayrıldı. Garbi Veylerin payitahtı Şanside Şingan Şarkı Veylerin merkezi ise Honanda Tehante idi. Şarki Veylerin Devleti 550 de, Garp Vey Devleti de 557 sukut etti.

bottom of page