top of page
SELÇUKLU SU KÜPLERİ

TÜRK ve İSLAM ESERLERİ MÜZESİNDE 
ANADOLU SELÇUKLULARININ SU KÜPLERİ


İnsanoğlu, en eski çağlardan başlayarak, suyu küplerde korumuş, küplerle taşımıştır. 
Yalnız suyu mu? 

Şarabı, peyniri, balı da. Altın ve gümüş sikkeleri de. Ama bu küplerin yapımı için de su gerekmiştir. Su, toprak, ateş. Suyla yaratılan küp, içine suyu almış, adına su küpü denmiştir. 
Tarihöncesi dönemlerde, toprağı suyla karıştırıp yoğurmuşlar sonra elle biçim vererek güneşte kurutmuşlardır. Antik çağa gelindiğinde yine suyla yoğrulan toprak bu kez çömlekçi çarkında biçimlendirilmiş, ardından fırınlarda pişirilmiştir. 
Eski Yunan, Roma ve Bizans’ta da, Selçuklu ve Osmanlılarda da hep bu yöntem kullanılmıştır.

Küpler çeşitli figür ve desenlerle bezenmiş, bazen kök boyalarla boyanmış, bazen doğal hallerinde bırakılmış, bazen sırlanmış, bazen de sırsız olarak kullanılmıştır.

İstanbulda’ki Türk İslam Eserleri Müzesi’nde bulunan Anadolu Selçukluları ve Beylikler dönemine ilişkin su küpleri, estetik açıdan da türünün yetkin örnekleridir. 

12. ve 13. yüzyıllarda sırsız olarak yapılmış olan bu küplerde baskı ve barbutin tekniği kullanılmıştır. Dahası bunlardan birinin üstünde renkli taş kakmalar görülmektedir.

Söz konusu küpler, minyatürlerde de rastlanan, Selçuklu geleneğinde ay yüzlü ve badem gözlü insan yüzleriyle, bağdaş kurmuş oturan ( Selçuklu Oturuşu) insan figürleriyle, hayat ağaçlarıyla, boynuzlu dağ keçileriyle, madalyon içinde çift şahinlerle bezelidir.

Sunu : Cihan Soyhan
Fotoğraflar : Ali Konyalı

Kaynak : P Dergisi Sayı 20

bottom of page